Avrupa Birliği ve Türkiye’de Genç Temsil
Türkiye’de 18 yaşını doldurmuş her vatandaşın sahip olduğu seçme ve seçilme hakkı görünürde eşit bir siyaset anlayışı oluştursa da bu hakkın pratikte herkes tarafından eşit kullanılamaması bu konunun daha derin olduğunu göstermektedir. Toplumun her kesiminin eş fırsatlarla seçilebilmesi her bir bireyin temsiliyeti açısından oldukça önemlidir. Örneğin gençler kendilerini temsil edebilmek için yeterli olanaklara sahip midir? Kendi sorunlarını, kendi bakış açılarını siyasete yansıtabilmekte midir? Siyasette genç temsili mecliste bulunan genç vekil sayısı ile değerlendirilebilir. Türkiye gibi genç nüfusun diğer ülkelere göre oldukça kalabalık olduğu bir ülkede genç milletvekili oranının da yüksek olması beklenmelidir. İdeal bir temsiliyetin sağlanabilmesi için genç nüfus oranı ve genç milletvekili oranın birbirine yakın olması gerekmektedir.
Türkiye’nin genç temsilindeki konumunu kalkınmışlığı yüksek Avrupa ülkeleri ile karşılaştırmak hem durumun daha iyi anlaşılmasını hem de genç temsilinin artmasının bir devletin başka hangi güçlü yönleri ile aynı doğrultuda gerçekleşeceğini görülmesini sağlayacaktır. Kapsayıcı hak ve özgürlükler ile yüksek bir refah seviyesine sahip Hollanda ve Danimarka , güçlü bir ekonomi ve oturmuş bir politik sisteme sahip Almanya ve Fransa ile Türkiye’nin genç temsilinde meclislerinin mevcut durumu karşılaştırılacaktır. Belçika ortalama bir Avrupa Birliği ülkesini temsil ederken, İtalya ve İspanya ekonomik zorluklarla daha çok mücadele eden ancak temsiliyet konusunda da çalışmalar yapan Türkiye’ye benzer özellikleri olan iki ülke olarak karşılaştırmaya dahil edilecektir.
Genç ve Kadın Temsili
Temsiliyet sorunu Avrupa’da ilk olarak “kadın temsili” üzerinden ele alınmıştır. Bu sebeple de Fransa, Belçika, İspanya ve İtalya gibi temsiliyet sorunuyla ilgilenen ülkelerin seçim kanunlarında bir kadın kotasına yer verilmesine rağmen gençlik kotası yer almamaktadır. Türkiye’de de durum farklı değildir. Türkiye’de kadın kotası Almanya ve Hollanda’ya benzer olarak partilerin özgürlüğünde olsa da partilerin bu konuda göstermeye çalıştığı hassasiyet ile her üç ülkede de kadın temsili gençlik temsiline göre oldukça iyi durumdadır. Danimarka gibi hak ve özgürlüklerin oldukça geniş ve kapsayıcı olduğu bir Avrupa ülkesinde de ne bir kadın temsili ne de bir gençlik temsili kotası bulunmaktadır. Toplumdaki genç nüfusun toplam nüfusa oranı ülkenin kalkınmışlık seviyesine bakılmaksızın hiçbir Avrupa ülkesindeki mecliste genç vekil oranı ile uyuşmamaktadır.
Meclislerin Birbirleri ile Karşılaştırılması
Türkiye ile diğer Avrupa ülkelerinin meclislerini karşılaştırırken meclis sistemlerinin farklılığını ortaya koymak gerekmektedir. Türkiye tek kamaralı (unicameral) tek bir meclise sahipken diğer Avrupa ülkelerinde çift kamaralı (bicameral) meclis sistemi bulunmaktadır. Türkiye’deki tek kamaralı sistemdeki mecliste bulunan tüm milletvekilleri doğrudan seçimle (directly elected) görev yaptığından bu özelliğiyle meclis Avrupa’daki alt meclislere (lower chamber) benzerlik göstermektedir. Avrupa’daki üst meclis (upper chamber) olan senatolarda görev yapan milletvekilleri seçilerek gelmediği için bir temsiliyet karşılaştırması yaparken senatoların dışarıda bırakılması verilerin tutarlılığı açısından faydalı olacaktır. Tüm karşılaştırmalarda kullanılan sayısal veriler TBMM ve ilgili ülkenin alt meclisine aittir.
Meclislerin Yaş Ortalaması
Bir gençlik kotasının var olup olmadığı incelendikten sonra meclislerin genel yaş ortalamalarına bakılarak gençlik temsili ile ilgili bir fikre sahip olunabilir. Fransa, Almanya, Belçika, Hollanda, İspanya, İtalya ve Danimarka gibi kalkınmışlığı yüksek Avrupa Birliği ülkelerine bakıldığında en iyi sonucu 45 yaş ortalaması ile Hollanda ve Danimarka vermektedir. Bu iki ülke en yüksek refah seviyeleri ile yerel belediye politikalarında da kapsayıcılık konusunda en çok çalışan iki ülke olduğundan bu sonuç şaşırtıcı değildir. Bu iki ülkeyi 46 yaş ortalaması ile Belçika takip etmektedir. Ardından 47 ile İspanya ve Almanya gelirken Fransa’nın yaş ortalaması 49.09, İtalya’nın ise 49.92 olarak hesaplanmıştır. Tüm bu verilere bakıldığında incelenen Avrupa ülkelerinin meclislerinin yaş ortalaması 50’nin altında kalmıştır; Türkiye ise bu sınırı geçmiştir. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin güncel yaş ortalaması 52.10’dur. Bu doğrultuda ülkemiz daha yaşlı bir meclise sahip olmakla beraber aslında bu ülkeler arasında en yoğun genç nüfusuna sahip olandır. Bu da Türkiye’yi nüfusunun ve meclisinin yaş ortalaması en uyuşmayan ülke konumuna getirmektedir.
İdeal Genç Temsili
Genç vekillerin meclisteki toplam vekil sayısına oranı da genç temsiliyeti ile alakalı önemli bir ölçüt olacaktır. 30 yaş ve 30 yaşından küçük vekillerin oranının en yüksek olduğu iki ülke sırası ile Almanya (%8.83) ve Danimarka’dır (%7.82). Onları Hollanda (%7.33) takip etmektedir. Yaş ortalaması olarak en genç olan iki meclis Danimarka ve Hollanda bu veride de ilk üçteki yerlerini korumuşlardır. Fransa’da oran %5.89 olurken Belçika’da %3.3’e, İspanya’da %2’ye, İtalya’da ise %1.25’e gerilemiştir. Toplumsal refah olarak diğer ülkelerden geri olan İtalya ve İspanya’nın genç vekil oranında da geri kalması genç temsilinin refah düzeyi ile aynı doğrultuda geliştiğini göstermektedir. Meclisi en yaşlı olan Türkiye ise tüm bu devletler arasında 30 yaş altı vekil oranında da en geride kalmıştır. TBMM’nin genç vekil oranı yalnızca %0.83’tür.
Ülkelerin refah seviyesinin iyileşmesi ile mecliste genç temsil oranı artış gösterse de meclisler gençlik konusunda toplumu tam anlamıyla hiçbir ülkede yansıtamamaktadır. Bu kopukluğun görülebilmesi için ülkelerin 20-29 yaş arası nüfusunun toplam nüfusuna oranına bakılarak bu oranın meclisteki genç milletvekili oranı ile karşılaştırılabilir. Türkiye gibi bazı ülkelerde seçilme yaşı 18 olsa da hiçbir örnek ülkede 18-20 yaş arası milletvekili bulunmadığından nüfusun 20-29 yaş oranının baz alınması bir karışıklık yaratmayacaktır. Örnek olarak kullanılan Avrupa Birliği üye ülkeleri içerisinde en yüksek genç nüfus oranı sırası ile Danimarka (%13.2) ve Hollanda’da (%12.9) bulunmaktadır. Her iki ülke görece yine yüksek genç milletvekili oranları ile %5 bir sapma gösterseler de temsil konusunda tutarlı bir durumda kalmışlardır. Onlardan sonra gelen Belçika’da(%12) ise fark %8 dolaylarında ortaya çıkarak temsiliyet konusunda daha geride kaldığını göstermiştir. Genç nüfus ve genç milletvekili oranı arasındaki farkın en az olduğu ülke ise Almanya’dır. Almanya’da oranlar arasındaki fark %3’ten bile azdır. Böylece Almanya genç nüfusunu oransal olarak meclisinde diğer ülkelerden daha gerçek bir oranla temsil edebilmektedir. Almanya’nın ardından bu konuda en iyi sonuçları veren ülke %6 farkla Fransa olmuştur. İspanya ve İtalya bu veride de diğer Avrupa Birliği örnek ülkelerine göre geride kalmışlardır. Bu ülkelerde fark %9’a yakındır. Avrupa Birliği ülkeleri kendi aralarında karşılaştırıldığında da Hollanda, Danimarka, Almanya ve Fransa’nın güçlü bir politik anlayışa sahip olmaları ve görece yüksek refah seviyeleri gençlik temsili ile doğru orantılı olmuştur. Türkiye’ye baktığımızda ise genç nüfus oranı ve genç milletvekili oranı arasındaki fark İspanya ve İtalya’ya göre bile oldukça fazladır. Tüm örnek Avrupa Birliği ülkelerinde fark %10’dan azken Türkiye’de bu fark %15’tir. Türkiye %15.8 ile en yüksek oranda genç nüfusuna sahipken genç vekil oranı en düşük olan ülkedir.
Tüm bu veriler ve kıyaslar doğrultusunda genç bir nüfusa sahip olan Türkiye’nin meclisi nüfusuna göre oldukça yaşlıdır. Kalabalık Türk gençliği siyasetin en yüksek kademesi olan TBMM’de yeterli temsili bulamamaktadır. Meclisin bu kapsayıcılık sorunu Türk siyasetini de tüm toplumsal gruplar için eşitlikten uzak bir noktaya getirmektedir. Ülkenin geleceğinin şekillendiren oluşumda ülkenin geleceğinin asıl paydaşlarının yeterli temsili bulamaması uzun vadede gerçek sorunların çözülememesine ve istenilen ilerlemenin gerçekleşmemesine sebep olacaktır.
KAYNAKÇA